KURUMSAL
- TÜM BAĞIŞLAR SAYFASI
- KURBAN FAALİYETLERİ
- ONLİNE SADAKA VER
- EĞİTİM FAALİYETLERİ
- RAMAZAN FAALİYETLERİ
- KIŞ YARDIMLARI
- AFRİKA EKMEK YARDIMI
- AFRİKA SU KUYUSU
- ARAKAN KAMPLARI SUKUYUSU
- AFRİKA YEMEK YARDIMI
- MARKET KARTI YARDIMI
- AFRİKA ÇOCUK SEVİNDİRME
- ÇOCUKLAR MUTLU OLSUN
- AFRİKA SÜT KEÇİSİ
- PROJELER
- FAALİYETLERİMİZ
Son yılların en çarpıcı finansal fenomeni olan kripto paralar, özellikle Bitcoin, hem sunduğu hızlı kazanç hayalleri hem de taşıdığı yüksek risklerle gündemden düşmüyor. Türkiye'de de giderek artan kripto para yatırımcı sayısı, son günlerde yaşanan büyük kayıplarla birlikte ciddi bir tartışma başlattı. "Kısa yoldan para kazanılmaz, kaybedilir" uyarısı, uzmanların söylemi haline geldi.
Milyonlarca Yatırımcı Tekrar Sıfırlandı: Spekülasyon Tehlikesi
Kripto piyasalarındaki aşırı dalgalanmalar, bu hafta itibarıyla büyük bir sarsıntıya yol açtı. Piyasada sadece bir günde 1.5 milyondan fazla yatırımcının bütün varlıklarını kaybederek "likidite olduğu" bildirilirken, tekil en büyük kaybın $235 milyon USD'yi bulduğu, toplam kayıpların ise $20 Milyar USD'yi aştığı belirtiliyor.
Finans çevreleri, bu tür ani ve büyük kayıpların kaynağını, kripto paraların arkasındaki yüksek spekülasyon ve manipülasyon riskine bağlıyor. Bir uzmanın benzetmesiyle, kripto paraların işleyişi, tarihteki "maymun ticareti" hikayesine benzetiliyor; değerin temeli olmayan bir varlığa talebin şişirilmesi ve ardından yatırımcıların büyük zararla baş başa kalması.
Diyanet'ten Net Fetva: "Devlet Garantisi Olmayan Belirsiz Yatırım Caiz Değil"
Finansal risklerin yanı sıra, kripto paraların dini açıdan uygunluğu (caiz olup olmadığı) da Türkiye'nin önemli gündem maddelerinden biri. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, konuyla ilgili net bir fetva yayınladı. Kurul, kripto paraların "kendi özünde ciddi belirsizlikler (garar) taşıması, aldanma ve aldatma riski ileri düzeyde olması, herhangi bir güvencesi bulunmaması ve saadet zinciri gibi belirli kesimlerin haksız ve sebepsiz zenginleşmesine yol açması" gerekçeleriyle kullanımının caiz olmadığını duyurdu.
Bu fetvaya rağmen Türkiye,Avrupada birinci, Birleşik Arap Emirlikleri ve Singapur'un ardından dünyada en yüksek kripto para sahipliği oranına sahip üçüncü ülke konumunda bulunuyor. Bu durum, toplumun bir kesiminin yüksek riskli yatırımlara olan eğilimini ve "kolay yoldan zengin olma" arzusunu gözler önüne seriyor.
"Emek Karşılığı Olmayan Kazanç Kumardır"
İslam fıkhına göre, emek harcamadan servet sahibi olma arzusuyla girilen, kazanma ve kaybetme ihtimalinin olduğu, haksız kazanca yol açan her türlü işlem, kumar (meysir) kapsamında değerlendirilir ve haramdır. Finans uzmanları, yüksek kaldıraçla yapılan ve spekülasyona dayalı kripto işlemlerinin, İslami finansın temel ilkeleri olan aşırı belirsizlikten (garar) ve kumardan (meysir) kaçınma prensiplerini ihlal ettiğini vurguluyor.
Uzmanlar, yatırımcıları, altın, gümüş, gayrimenkul (arsa, tarla) gibi somut ve devlet güvencesi altındaki varlıklara yönelmeye, riskli ve belirsiz dijital paralardan uzak durmaya çağırıyor. Toplumda yayılan "kısa yoldan zenginlik" algısının bir yanılsama olduğu ve genellikle büyük bir kayıpla sonuçlandığı, dün yaşanan olaylarla bir kez daha kanıtlanmış oldu.

